Burada hayallerimi yazacağım...
Çoğunlukla gitmek üzerine kurulu olan hayallerimi...
Çünkü koklerimi bir türlü salamadım bulunduğum yere... Buraya ait değilim ancak, nereye ait oldugumunda farkında değilim. Kökleneceğim yerin arayisina tanık olacaksınız sizlerde.

Sadece A.Ş.K.

Sadece A.Ş.K.

28 Kasım 2013 Perşembe

BİR YUDUM SEN

Gecenin ışıkları...
İçimde dayanılmaz bir acı,
Silmek istiyorum anılarımı.
Tenimi dağlayan yakıcı sıcaklığını,
Sımsıkı sarılışını,
Dudağımda kalan tadını,
İhtiraslı sevişmelerin sonrasını...
Kalbimde yalnızlık sancıları...
Hala duyuyorum kahkahanı,
Kokluyorum hala sen kokan yastığını,
Yıkamıyorum son bir şeyler içtiğin bardağı,
Dudaklarım arıyor dudağını,
Tenim arıyor sıcaklığını.
Kalbim dinlemiyor aklımı,
Halbuki yaptıklarının hepsi kasıtlı.
Kasım 2013 -  İstanbul halen

Neden?

Hayat benim, mekan benim demek isterdim ama diyemem. Çok ihmal ettim seni biliyorum. Hata benim, kabul. Ama çok geçerli nedenlerim vardı. Hele bir neden var ki, kelimelere dökülemez. Tarif edilemez. Onun için değil yazmaktan, hayattan vazgeçilir hem de düşünmeden. O yüzden zaman şimdi yaşanan an. Bundan öncesi yok, sonrası da garanti değil. Her gün yeni bir başlangıç, aynı bugün olduğu gibi...

Horatius'un bir dizesinde geçen "Carpe Diem" veya Ölü Ozanlar Derneği'nde geçen " Sadece bir tane hayatınız var ve şimdi yapmayacaksınız da ölünce mi yapacaksınız?" deyişleri çerçevesinde benim için bu yazı şu an içindi. Ne daha önce ne de daha sonra...